hayfan (haykofan)
  hayko ve saçı
 
Saçdaki Lezzet

Bu ne biçim başlık demeyin. Tamburî Cemil Bey'e bir garip gönderme. Tantuni virtüözü Mehmet Karacan'ı böyle ifade edebildim. Tantuniyi en iyi yapan anlamında. Nedeni de şu: Hayko Cepkin'le öyle pek de tantuni yenmeyecek bir saatte (öğlen 12) Emine Ana Tantunicisir17;ne oturduk, laflamaya başladık. Garson geldi, sipariş verdik. Bu arada ben Mehmet Usta'yı sordum. Garson "Gitti," dedi. "Nereye," dedim, "tatile mi?" "Mehmet Usta öldü," dedi. Başımız sağ olsun, İstanbul bir rengini daha yitirdi. Ayrıntıları atlıyorum, köşe benim değil mi, bu röportajı tantuniyi Mersin'den İstanbul'a getiren Mehmet Karacan'a adıyorum.

Hayko Cepkin yaptığı müziği şöyle tanımlıyor: "Aslında albüm direkt arabeskin yandan yemişi, rock müziği de sıyırtmış ama elektronik altyapıdan da emmiş bir tür." Haddim olmayarak bu cümleyi şöyle çevirmek istiyorum:

Hayko'nun vokalinde de şarkı sözlerinde de arabeskten esintiler var. Aslında bu onun albümü hazırlarken amaçladığı bir şey değil. O duygularını ifade etti, dinleyicileri bu ifadede arabesk tatlar buldu: Bu bir. Rock müziğin duygu atmosferi albümün geneline hakim. Biraz karanlık ve uçurumlu bir coğrafya; ama merak etmeyin Hayko yolu kestirebiliyor. Peşine takılırsanız torunlarınıza anlatacağınız bir maceranız olur: Bu iki. Kendisi aslen klavyeci. Elektronik altyapılı bir müzisyen, diyelim. Akustik öğeleri pek kullanmıyor; ama elektronik altyapı konusunda bir virtüöz. Yani işini iyi yapıyor: Bu da üç. Buyrun Hayko Cepkin'le sohbete...

Sedat imza: Benim bu köşenin ana fikri alelade yerlerin de gayet haber konusu olabileceği... Ne diyorsun buna dair?

Hayko Cepkin: Gayet doğru bir açılım. Böyle yerlerden milyonlar yemek yiyor. Ama şöyle bir handikap var: Böyle yerlerde röportaj yapınca 'Aa bak işte ünlü ama halkın içindeyim mesajı vermeye çalışıyor' denebilir. Benim için çok geçerli değil, ben Beyoğlu tayfasındanım, beni bilirler. Lüks yerlerde biraz kokoş takımı olduğu için kalabalık da olsa pek dikkat etmezler. Öyle kendi ayarınca konuşur, röportajını yaparsın.

Sedat İmza: Röportaj için değil, daha çok oraları konu alan yazı ya da haberler için sormuştum...

Hayko Cepkin: O da ayrı tabii...

Sedat İmza: Bence çok anlamlı bir cevap oldu. Neyse, senin albümün yapılış hikayesi bence çok orijinal. Yani eve kapanmışsın, albümü kaydetmişsin, müzik şirketine götürmüşsün, akşamına kabul etmişler. Attığın taş yerini bulmuş.

Hayko Cepkin: Dediğin gibi oldu ama bir altyapısı var. On yıldır bu piyasanın içindeydim. Moğollar'la, Aylin Aslım'la, Ogün Sanlısoy'la çalıştım. Evdeki kaydı albüm olarak değil demo olarak yapmıştım. EMİ demoyu verdiğimin
akşamında aradı beni. Demo konusunda müzik şirketlerinin standartları yükseldi artık. Çünkü evde akustik gitarla demo hazırlayanlar bile artık parçalarını tümüyle hazırlamış olarak veriyorlar şirketlere. Bana çok orijinal demolar geliyor mesela, aşağıdan çok güçlü bir hareket var, yeni nesil gümbür gümbür geliyor.

Sedat İmza: Senin albümün hikayesi zaten başlı başına ibretlik, biraz anlatsana...

Hayko Cepkin: Aylin Aslım'la turne dönemleriydi, konserden sonra evde düzeneği kurup kendi kayıtlarımı yapıyordum, gayet amatörce. Beş senelik mevzu o kayıtlar; hatta mesele oldu: Albümde başka, konserde başka sound var diye. Çünkü albümde daha alttan, fazla patlamayan bir sound var, konserlerde gümbür gümbür... Niye böyle dediler, çok basit bir mesele: Aslında evde kayıt yaptığım için komşuları düşünerek çıldıramadım haliyle!

Sedat İmza: Nasıl tepkiler aldın, istediğin yere ulaştı mı albüm?

Hayko Cepkin: Albüm çıkalı bir yıl oldu. İlk kliple birlikte şöyle bir durum ortaya çıkmıştı: Bakıyorlar klipte kendini yırtan bir adam var. Şarkıya bakıyorlar gayet uslu. Çünkü evde değil stüdyoda kaydetsem çok farklı olacak. Konserlerde gördüler ki albümdeki soundun beş katı sert bir vokal ve sound var. Bu anlamda yeni oturuyor.

ARAP ANADOLU KARIŞIMI

Tantuni Mersin'le özdeşleşmiş. Oraya da Urfa üzerinden Ortadoğu'dan gelme: Arap Anadolu karışımı bir lezzet diyelim. Orijinali kuzu ciğeri ve iç yağıyla yapılıyor: Odun közü hararetinde ters çevrilmiş sacın üzerinde... İstanbul versiyonu süt danası ve ayçiçek yağında suyla yumuşatılıyor. Afiyet olsun.

Hit şarkım yok hiç de olmayacak

Sedat İmza: Müzik piyasasında güya dinleyicinin isteklerine göre yapılmış albümler var; bir de seninki gibi müzisyenin kendini ifade ettiği albümler...

Hayko Cepkin: Benim albümde hit parça olmadığı söylendi. Hit parçaların matematiği var, temel notalar 'la sol fa mi' şeklinde. Merdiven akor deniyor buna, yerse. Ben bunu uygulamıyorum, derdim farklı çünkü.

Sedat imza: Başka nasıl işlerin altında imzanı göreceğiz?

Hayko Cepkin: Murathan Mungan'ın 'Söz Vermiş Şarkılar'ında düzenlemelerim var. Müslüm Gürses'in son albümünde hakeza. Onno Tunç anısına bir albüm yapıyor kardeşi Arto Tunçboyacıyan. Oraya katkılarım oldu. 'Araf' diye bir gerilim filmine müzik yapıyorum, kasımda vizyonda. Yeni albümün adı 'Tanışma Bitti' olacak büyük ihtimalle. 8 Temmuz'da Parkorman'da konserim var. 16 Temmuz'da Edremit'teyim.

 
  Bugün 11 ziyaretçikişi burdaydı! sitenin sahibi :SENANURKİNESCİ  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol